Listen to this passage first, then read it aloud and memorize new words.
Türkiye'de her yıl bir buçuk miliyon öğrenci universite sınavına katılıyor. Bu öğrencilerin tek amacı, üniversiteden mezun olup, kendilerine iyi bir gelecek hazırlamak.Ne yazık ki, bu öğrencilerin ancak dört yüz bin kadarı Devlet Üniversiteleri, Türkiye'de eğitim öğretim alanında büyük bir açığı kapatıyorlar.
Bugün Türkiye'de yirmi cıvarında Vakıf Ünivesitesi mevcut. Bu üniversitelerin büyük çoğunluğunda yabancı dille öğretim yapılıyori Görevleri yalnızca eğitim öğretim yapmak, bilgi üretmek, arastırmalar yapmak değil.
Bu çağdaş kurumlar, çalışma alanlarını toplumun ihtiyaç ve beklentilerine göre tespit ediyorlar.
Günümüzde teknoloji baş döndürüncü bir hızla ilerliyor. Türkiye de bu teknolojinin gerisinde kalmamak, kalkınmış ülkelere rekabet edebilmek zorunda.
Bu yüzden Türkiye'de özgür düşünebilen, bilgili,yetenekli ve üretken bireylere ihtiyacımız var. Devlet Üniversitelerinin sayısı ve kapasiteleri bu ihtiyaca cevap vermiyor. İşte bu nedenle, Vakıf Üniversitelerinin sayısı her geçen gün biraz daha artıyor.
Bu üniversiteler,gelişmekte olan dünyayla bütüleşmeye çalışan Türkiye için büyük umutlar anlamını taşıyorlar.
VOCABULARY
Katılmak: To join.
Sınava katılmak: To take an examination
Açık kapatmak: To compensate
Yirmi cıvarında: about (around) twenty
Yabancı dil: Foreign language
Çağdaş: Contemporary
Görev: Duty
Bilgi üretmek: To develop new ideas
Araştırma yapmak: To conduct research
Tespit etmek: To determine
Kalkınmış ülke: Developped country
Rekabet etmek: To compete
Özgür düşünebilen insanlar: People who can think freely
Üreten: Productive
Birey: İndividual
Bütünleşmek: To integrate
Büyük umutlar: Great expectations